Şiddetsiz İletişimin Bileşenleri #4: Rica
Merhaba:
Hepinize harika bir hafta diliyorum.
Son 3 hafta Şiddetsiz İletişim yaklaşımının 3 bileşenini ayrı ayrı ele aldık. Gözlem, ihtiyaçlar, duygular...
Bu hafta ise son bileşen olan "Rica" konusuna değineceğiz.
Şöyle bir dikkat edin; her gün birbirimizden karşılıklı olarak bir çok şey istiyoruz.
Bu isteklerimizin karşımızdaki kişi ya da kişiler tarafından duyulması, dikkate alınması, kabul görmesi ya da reddedilmesi, onları ifade etme ve dile getirme biçimimizle doğrudan ilintilidir.
Mindfulness temelli iletişimin becerilerini, öncelikle kendi düşüncelerimiz, duygularımız ve ihtiyaçlarımızla derinden bağlantıya geçerek ve olanı “olduğu gibi” görebilme yetimizi geliştirerek kazanabileceğimizden bahsetmiştim. Yani, öncelikle kendimizle olan bağlantımızı güçlendirerek.
Ricamızı, isteğimizi karşımızdaki kişiye aktarırken kendi ihtiyacımızı da uygun bir şekilde ifade ettiğimizde farklılaşıyor iletişimimiz.
“Rica” kavramı, Şiddetsiz İletişim yaklaşımının 4. bileşeni olarak tanımlanır. Ricalarımızı ve isteklerimizi karşımızdaki kişiye kendimizle bağlantı kurduğumuz noktadan ifade etmemiz, karşısı ile olan bağlantımızın niteliğini de belirleyecek, hatta değiştirecektir.
"Rica" mı, "Talep" mi, "Emir" mi?
Ricaların, karşı taraftan duyulması ve kabul edilmesi için bir kaç özelliğe sahip olması gerekir.
1- Somut olmalıdır.
2- “Hayır” cevabına açık olmalıdır.
3- İki tarafın da ihtiyaçlarını karşılamalıdır.
Tabii ki bu liste uzatılabilir. Ancak yukarıda sıraladıklarım bir “Rica”yı, “Emir”den ayıran başlıca maddelerdir.
Benim düşünce sitemim, kültür ve değerlerim içerisinde, “Biri benden bir şey rica ederse, “hayır” denmez, çok ayıptır.” algısı vardı her zaman.
Oysa rica, talep, istek gibi kelimelerin anlamı, esasen bizim karşı taraftan veya karşı tarafın bizden bir “ihtiyacı” karşılamak için adım atmasıdır.
Niyet önemli.
Ricaları kabul etmemizin farklı sebepleri ve bunu da ifade etmemizin bir çok farklı yolları vardır.
Hatırlamamız gereken en önemli nokta, iletişimde ve ilişkimizdeki asıl “Niyet”imizin ne olduğudur. Bağlantı olmadan ilişki ve iletişim olmayacağı için, bağlantıyı sarsacak ve yıpratacak ifadeler kullanmak da niyetinize uzak düşen yaklaşım olacaktır.
Her Salı olduğu gibi bu haftaki HEPİMİZ BİR’İZ buluşmasında önce Meditasyon, daha sonra Mindfulness temelli bir sohbetle, yukarıda kısa bir giriş yaptığım “RİCA” konusunu konuşacağız. Ve tabii her zaman olduğu gibi “sevgi ve şefkat meditasyonu” ile gecemizi sonlandıracağız.
"Rica" sözcüğü sizde ne çağrıştırıyor?
Buluşmamız öncesinde “Rica” kavramının sizde çağrıştırdıkları üzerinde biraz düşünmeye ne dersiniz? Hatta yukarıda aktardığım noktaları aklınızın bir köşesinde tutarak, Şiddetsiz iletişimin diğer tüm adımlarını da - gözlem, ihtiyaç, duygu - göz önünde bulundurarak “ricalarınızı” dile getirmeyi pratik etmek ister misiniz?
Bu noktada sorularınız olursa bana her zaman yazabilirsiniz. Ayrıca 1:1 seans ve eğitimlerim hakkında daha fazla bilgi almak ve kayıt olmak isterseniz, benimle info@raquelhabib.com adresi üzerinde iletişime geçebilirsiniz.
Bol bağlantılı bir hafta diliyorum sizlere.
Sevgiyle kalın,
An’da kalın.